Tarihi yönden oldukça zengin bir kültüre sahip Orta Avrupa ülkesi Slovenya, her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yapıyor. 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federasyon Cumhuriyeti’nden ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Slovenya, kaleleri, meydanları, gölleri ve kiliseleri ile bir turizm cennetidir.
Roma ve Barok mimarisinin yoğun olarak hissedildiği Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer, size en güzel tatil günlerinizden unutulmaz bir anı olarak kalacaktır.
Hayatınızda kaç kere tren ile bir mağaranın içini gezme fırsatı bulmuş olabilirsiniz? Eğer Slonvenya’ya daha önce hiç gitmediyseniz, bu sorunun cevabı da sıfır olacaktır. Slovenya’nın ölçek olarak küçük sayılacak bir kasabası olan Postajna Kasabası, içerisinde bulunan Postajna Mağarası ile ülkeye gelen turistlerin uğrak mekanı haline gelmiş durumda. Dünyanın en büyüleyici mağarası olarak nitelendirilen bu mağarayı, yer altı tren turları ile gezebiliyorsunuz. Su damlacıklarının oluşturduğu şekiller ile büyüleyici görüntü sunan mağarada, yine su damlacıklarının oluşturduğu çok değişik şekilleri de görebileceksiniz. Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer içerisinde sizi kendine hayran bırakacak bu mağarada bol bol da fotoğraf çekerek, unutulmaz anılar biriktireceksiniz.
Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer içerisinde atlanmaması gereken mekanlardan biri de Bled Gölü’dür. Etrafını yürüyerek gezebileceğiniz kadar küçük bir yapıya sahip olan Bled Gölü, daha önce görmediğiniz bir yapıda olduğu için sizi mest edecektir. Yeşillikler içindeki gölün ortasında bulunan ve Kız Kulesi’ni anımsatan küçük şato, hikayesi ile de sizde hayranlık uyandıracak.
Yüksek dağların serinliğini hissettiren, Avrupa’nın en temiz suyuna sahip Soca Nehri, Slovenya’nın en güzide mekanları arasında yer almaktadır. Rafting tutkunlarının sıklıkla tercih ettiği ve doyumsuz bir rafting turu yaptığı Soca Nehri, Slovenya’da görülmesi gereken önemli yerlerden bir tanesi.
Doğal güzellikleri ile sizi kendine hayran bırakacak olan Slovenya, ilginç mimari yapılarıyla da dikkat çekiyor. Ülkede bulunan Predjama Kalesi, Guinnes Rekorlar Kitabına dünyanın en büyük mağara kalesi olarak girmeyi başarmış bir yapı olarak dikkat çekiyor. 123 metre uzunluğundaki uçurumun kenarında ve kayalıkların içine inşa edilmiş bir konumda bulunan Predjama Kalesi, Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer içerisinde, tarih ve mimariye ilgisi olanların en çok ziyaret ettiği mekanların başında geliyor. Bu kaleyi, bölgeyi çok iyi bilen rehber eşliğinde gezmenizi ve ilginç hikayesini dinlemenizi tavsiye ederiz.
Slovenya’da geçmiş zamana yolculuk yapmak isteyenlerin uğrak noktası şehrin sessizliği ile ön plana çıkmış olan Celje şehri oluyor. Ortaçağ dönemlerinden kalma Celje Şehir Kalesi ile yoğun hislere bürüneceksiniz.
Geniş ormanlık alanlara ve dağlık bölgelere sahip olan Slovenya, aynı zamanda en temiz oksijenin de bulunduğu ülkelerden biri. Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer içerisinde yeşil alanları ile içerisindeki ulusal parkı ile dikkat çeken Triglav Dağları, ciğerlerinize bayram ettireceğiniz, yeşilin tüm tonlarını görebileceğiniz bir mekan. Ulusal park ilan edilen dağ içindeki bölgede bulunan 6 adet göl de yine size hayatınızın en iyi görsel şölenlerinden birini sunuyor.
1986 yılından bu yana UNESCO Dünya Doğal ve Kültürel Mirasları listesinde yer alan Skocjan Mağaraları, aynı zamanda yer yüzünün en önemli doğal hazineleri arasında kabul edilmektedir. 1991 yılından bu yana koruma statüsünde bulunan mağaralar, 6200 metre uzunluğunda olup, 300 metre kalınlığındaki kalter tabakalarından oluşmuştur. Gezginler için Slovenya’nın önemli gezilecek yerler mekanları arasında yer alan Skocjan Mağaralarını görmenizi tavsiye ederiz.
Bir yanı modern bir yapıda bulunan Slovenya’nın diğer bir yanı ise tarihi güzellikleri ile dolu. 1842 ve 1932 yıllarında Ljubljana Nehri üzerine kurulan tarihi Triple Bridge (Üçlü Köprü) de, bölgenin tarihi yapıtlarından biridir. Şehrin modern ve tarihi bölümlerini birbirine bağlayan köprü, 1992 yılında kapsamlı bir restorasyondan geçmiştir. Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer içerisinde yer alan ve önceleri taşıt trafiği için de kullanılan Üçlü Köprü, 2007 yılından bu yana sadece yaya trafiğine açıktır. Köprü, unutulmaz fotoğraf çekimlerinin de önemli mekanlarından biri haline gelmiştir.
Dünyanın hemen her yerindeki büyük şehirlerde önemli meydanlar vardır. Büyük etkinliklerin gerçekleştirildiği bu mekanlar, normal vakitlerde de insanların yoğun kullandığı mekanlardır. Slovenya’nın Ljubljana kentinde Üçlü Köprü’nün hemen yanında Preseren Meydanı da, bölgenin önemli aktivitelerine ev sahipliği yapmaktadır. Sokak sanatçılarının uğrak mekanları arasında yer alan bu meydanda mini konserler dinleyebilir, gönlünüzce yürüyüş yapabilirsiniz.
Slovenya’nın sembollerinden olan ve ülkenin başkenti Ljubljana'da bulunan Ejderha Köprüsü, şehrin her yerinden görünür bir yapıya sahiptir. Viyana’da özel olarak yaptırılmış olan bu heykeller, Avrupa’nın 1901 yılında ilk betondan yapılan köprü özelliği taşıyan köprüsünün üzerindedir. Köprünün dört köşesinde bulunan bu 4 devasa ejderhanın farklı mitolojik hikayeleri bulunmaktadır. Slovenya’da mutlaka görülmesi gereken 10 yer içerisinde bulunan ve güzel fotoğraf karelerinize ev sahipliği yapacak köprüyü mutlaka görmelisiniz.
Orta Avrupa’nın güneyinde yer alan Slovenya Cumhuriyeti, İtalya, Hırvatistan, Macaristan ve Avusturya ile komşu ülkedir. 2004 yılında Avrupa Birliği’ne katılmış olan Slovenya, Yugoslavya’dan ayrılıp Avrupa Birliği’ne ilk giren ülke olarak bilinir. 20 bin 271 kilometre kare toprak bütünlüğüne sahip Slovenya, 2 milyon 300 bini aşkın nüfusa sahiptir.
Slovenya’da konuşulan resmi dil Slovence olmakla birlikte, İtalyanca ve Macarca tanınan diğer iki dildir. Ayrıca, Almanca, Hırvatça, Sırpça az da olsa konuşulan diller olurken, İngilizce gençler tarafından çok iyi seviyede kullanılmaktadır.
Slovenya, kış aylarında soğuk, karlı ve yağmurlu bir iklime sahipken, yaz aylarında da alp iklimi denilen orta sıcaklıkta bir sıcaklığa sahiptir. Nisan ve Eylül ayları ülkede turistik gezi rehberi yapmak için en uygun zaman aralığı olurken, kış sporları, tırmanış ve dağ sporları için de tercih edilen Slovenya’ya Aralık ve Mart ayları arasındaki kış mevsiminde gitmek daha doğru tercih olacaktır.
Festivaller bakımından da oldukça zengin bir kültüre sahip Slovenya’da, 10 hafta süren Ljubljana Festival'i, ülkenin en büyük kültürel festivalidir.
1990 yılından bu yana Ljubljana Uluslar arası Film Festivali gerçekleştirilmektedir.
Ülkede Haziran ayında dantel yapımını kutlamak için Indrija Lace Festivali yapılmaktadır.
Slovenya’da dağ turizmi çok gelişmiş olduğu için, bu alanda Eylül ayı sonu ya da Ekim ayı başlarında Bohinj Yıllık Tırmanış Festivali gerçekleştirilmektedir.
Türkiye’nin dünyaya açılan turizm kapısı MNG turizmin en iyi hizmet ve fiyat avantajları ile Slovenya Turlarına katılabilir mutlaka görülmesi gereken yerleri rahatlıkla görebilir, gönlünüzce bir tatil geçirebilirsiniz.